Nepal’in başkenti ve Himalaya bölgesinin en büyük şehri olan Katmandu, ilk bakışta deneyimli gezginlerin dahi gözüne korkutabilecek potansiyelde kaos ve düzensizliğe sahip olsa da şehrin talepkar enerjisi 5 duyunun tamamıyla karşılandığında ne kadar cömert bir şehre dönüştüğünü göreceksiniz. 

Katmandu bol baharatlı yemekleri, tütsü ve egzoz dumanıyla harmanlanmış daracık sokakları, görkemli mimarisi ve büyüleyici samimiyetiyle her duyunun farklı bir işlevi olduğu, hissiyat dolu bir şehir. 

Katmandu’nun Kısa Tarihi

Rivayetlere göre, Katmandu vadisinin tarihi, Manjushree adında Budist bir rahibin, kılıcıyla vadinin duvarlarını delip, vadiyi devasa bir göl ile doldurmasıyla başladığı söyleniyor.  

İlk yerleşik düzene ait bulunan kanıtlar M.Ö. 7. Yüzyıla kadar uzansa da Katmandu şehrinin görkemli zamanlarının M.S. 4 yüzyılda, Licchavi Krallığı'nın bölgeyi kontrol altına alması ile başlıyor.

Bu tarihten itibaren Katmandu Vadisi'nde birçok krallık hüküm sürüyor ve her bir krallık 1768’te ki birleşmeye kadar Katmandu’yu Patan ve Bhaktapur gibi rakip şehirlerle görkemli tapınaklar ve saraylar inşa ederek rekabet içinde tutuyor.

Günümüzde 1,5 milyonluk bir nüfusa sahip olan Katmandu, tarih boyunca birçok farklı etnik gruba ve kültüre ev sahipliği yapmış ve kültürel bir mozaik olma özelliğini günümüzde de hala koruyabilmiştir. 

Katmandu 5 duyu organının da aktif bir şekilde kullanımını gerektiren, çok yönlü bir şehir. Gelin bu mistik şehri 5 duyuda birlikte keşfedelim.

Katmandu’da Görmek

Katmandu’yu hissetmenin en iyi yollarından biri, şehrin kaosunu ve kültürel yoğunluğunu kendi gözlerinizle görmekten geçiyor. 

Durbar Meydanı

Katmandu denildiğinde belki de ilk akla gelen yer, şehrin sosyal ve kültürel merkezi olan Durbar meydanıdır. Hem Hindu hem de Budistler için önemli bir hac yeri olan ve birçok tapınağa ve sunağa ev sahipliği yapan meydanda ki çoğu yapının tarihi 18. yüzyıldan öncesine dayanıyor. 

Bir zamanlar Nepal kraliyet ailesinin konakladığı saray Hanuman Dhoka’dan, küçük yaşta ki kız çocukları arasından seçilen ve kutsal bir Hindu tanrıçasının reenkarnesi olduğuna inanılan Kumari’nin evine kadar bu tarihi meydan, Nepal’in kültürel tarihini deneyimlemek isteyenlere güzel bir deneyim sunuyor.

Katmandu'yu Duymak

Durbar meydanından ayrılıp, yoğun trafik selini ve dinmek bilmeyen korna seslerini atlattıktan sonra yerel halka karışabilir ve Katmandu’nun en ünlü ve turistik yakası olan Thamel bölgesinin canlı sokaklarında kaybolabilir ve Katmandu’ya özgü ses kalabalığında şehri dinleyebilirsiniz. 

Thamel Bölgesi

Katmandu’nun belki de en canlı ve uyumayan bölgesi olan Thamel, ziyaretçilerine canlı bir gece hayatından, uygun fiyatlı lokantalara birçok seçenek sunuyor. Karmaşık sokaklarında dolaşırken karşınıza aniden bir Hindu tapınağı, bir pazar yeri, hatta bir inek dahi çıkabilir!

Katmandu’da Tatmak

Thamel’in labirenti andıran karmaşık sokaklarında gezmenin verdiği yorgunlukla, biraz soluklanmak adına, Garden of Dreams’e gidebilir ve yanında bulunan irili ufaklı birçok lokantanın herhangi birine girip Nepal’e özgün tatları deneyimleyebilirsiniz. 

Garden of Dreams 

Katmandu’nun kaotik enerjisinden çok farklı olan ve adeta farklı bir şehre gelmiş etkisi yaratan Garden of Dreams, 20. Yüzyıl Avrupası’nın neoklasik tarzından esinlenerek yaptırılmış olan bir adet saray ve onun çevresinde konumlandırılmış, dünyanın çeşitli yerlerinden getirilen bitkilerle süslenmiş büyük bir parktan oluşmaktadır. 

Garden of Dreams ziyaret edildiğinde çevresinde bulunan herhangi bir lokanta da bulunabilecek olan Nepal’in ünlü yemeği Momo veya “bir tabakta Nepal” olarak da bilinen ve farklı çeşit yemeklerin büyük bir tabakta harmanlandığı Dal-bhat-tarkari denenebilir.

Katmandu’da Koklamak

Katmandu’yu belki de diğer şehirlerden ayıran bir diğer önemli özellikte kendine özel bir kokuya sahip olması olabilir. Bu kokulardan belki de en mistiği, dini ritüeller sebebiyle yakılmış olan ve kimi zaman bir insan boyutuna varabilecek boyutlar da olan tütsüler ve onların yaydıkları yoğun ve eşsiz koku. 

Pashupatinath Tapınağı

Şehrin iki Unesco Dünya mirasından birisi olan bu etkileyici tapınağın tarihi 5. yüzyıla kadar uzanıyor. Tapınak tanrı Shiva’ya adanmış olup inşa edildiği yıl itibariyle bir ölü yakma makamı, bir krematoryum olarak işlev görüyor. Tapınağa girildiğinde yoğun bir tütsü kokusuyla birlikte sağlı sollu konumlandırılmış meditasyon mağaraları, ibadet alanları ve ölülerin yakıldığı büyük bir alan ziyaretçilerini karşılıyor. 

Katmandu’yu Hissetmek

Boudhanath Stupa 

Şehrin belki de en güzel yerlerinden birine, eski Katmandu’nun tam merkezine konumlandırılmış olan Boudhanath, şehrin bir diğer Unesco Dünya miraslarından birisi olma özelliğini taşıyor.

Son derece etkileyici olan bu yapı, aynı zamanda dünyadaki en büyük stupalardan biri olmasıyla da biliniyor. Rivayetlere göre, ziyaretlere kapalı olan iç kısmında birçok önemli rahibin kemikleriyle birlikte Buddha’nın da kemikleri gömülü bir şekilde saklanmaya devam ediliyor.

Katmandu deneyimini tam anlamıyla yaşayabilmek için bu devasa yapı ziyaret edilebilir ve dünyanın farklı birçok yerinden gelmiş olan turistler ve Budistler ile birlikte tapınağın etrafında tur atılabilir veya sadece basamaklara oturup Katmandu’nun mistik havasını etrafınızda hissedebilirsiniz.

Linkler:

https://wikitravel.org/en/Kathmandu

https://www.theguardian.com/travel/2018/sep/10/local-guide-kathmandu-nepal-dubar-qsuare-thamel-top-10-tips

https://www.worldtravelguide.net/guides/asia/nepal/kathmandu/history/

https://heylilahey.com/en/10-travel-tips-kathmandu-nepal/

https://www.afar.com/magazine/fastest-growing-tourist-destinations-2019

https://peapix.com/bing/29943