Cumhuriyet’in ilanından sonra değişim halinde olan sosyal ve siyasi hayat içerisinde Türkçü fikir ve sanat dergisi olarak öne çıkan Çınaraltı dergisinin amacı ve yayın hayatı.

Çınaraltı Dergisi

1940’lı yıllar, sosyal ve siyasi hayattaki değişim ve gelişimlerin yanında edebiyat tarihi bakımından da hareketli yıllardı. Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra dergi ve gazeteler çeşitli dünya görüşlerini savunur hale geldi. Bu yıllar bir nevi 1960’lı yıllarda belirgin hale gelecek ideolojik kalıpların temellerinin atıldığı yıllardı. Özellikle Türkçülük ideolojisinin yayılmaya başladığı bu dönemde Çınaraltı dergisi 9 Ağustos 1941 tarihinde yayınlanmaya başladı. 

Derginin kurucuları Orhan Seyfi Orhon ve Yusuf Ziya Ortaç’tı. Haftalık olarak yayınlanan dergi, Türkçü fikir ve sanat dergisi olarak kendini tanıttı. Yayınlandığı dönemde milliyetçilik ve Türkçülük ülküsünü benimseyen dergilerin başında yer aldı.

Çınaraltı dergisinde öncelikli olarak Türkçülük, Milliyetçilik, Türk medeniyeti ve Türk kültürü konularına yer verilse de dil, din, edebiyat, ticaret, ekonomi, tarih ve Türk sanatları gibi farklı alanlara dair makaleler de yayınlandı. Bunun yayında dönemin çeşitli kültür meselelerine de değindi. Dergi şiir üzerine yoğunlaşsa da hikayelere, roman eleştirileri ve tarihi eser tanıtımlarına da yer verdi. 

Çınaraltı dergisinin ilk sayısı, 1941.

Çınaraltı, aynı dünya görüşüne sahip olan pek çok yazara bünyesinde yer verdi. Dergide Mehmet Emin Yurdakul, Behçet Kemal Çağlar, Yahya Kemal Beyatlı, Faruk Nafiz Çamlıbel, Peyami Safa, Nihal Atsız, Halide Nusret Zorlutuna, Edip Ayel, Tarık Buğra ve Mehmet Çınarlı gibi çeşitli isimlerin şiireri, hatıraları, hikayeleri ve makaleleri yayınlandı. 

Dergide dönemin akımlarından olan Garip şiir hareketine karşı eleştirel tepkiler de ortaya koyuldu. 

1944 yılından sonra dönemin siyasi olayları yüzünden dergi magazin dergisine dönüşmeye başladı. Fakat Türkçü sanat ve fikir dergisi kimliğini de korumaya çalıştı. Çınaraltı, solcu tutumundan dolayı muhalefet tarafından oldukça sert eleştirilere maruz kaldı ve dönemin muhalif grubunun rahatsızlık duyduğu bir yayın haline geldi. 

Dergi, çıkarılan 161 sayısının ardından 9 Haziran 1948 tarihinde yayın hayatına son verdi. 

Çınaraltı Dergisinin Amacı

Çınaraltı dergisindeki asıl düşünceye göre; Türk kültürünün, medeniyetinin ve tarihinin farklı coğrafyalardaki varlığıyla meşgul olmak milliyetçilik anlayışının temelini oluşturuyordu. Bu düşünceyle başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Namık Kemal Beyatlı, Ziya Gökalp, Ömer Seyfettin ve Ahmet Haşim gibi Türkçülük ülküsü ile öne çıkan isimlere özel sayılar çıkarttı. 

Çınaraltı dergisinin 106. sayısı.

İleriki yıllarda siyasi iktidarın baskılarıyla Türkçülüğü savunur hale gelse de bazen tarafsız bir dergi olarak görünmeye çalıştığı yayınları da oldu. Yine de “Dilde, fikirde, işte birlik” fikrini slogan olarak kabul etti. Türkçülük idealinin ilk aşamasının dil birliğinden, ikinci aşamasının fikir birliğinden ve son aşamasının da iş birliğinden oluştuğunu savundu. Dil anlayışı olarak öz Türkçe’yi kabul etti ve dergideki çeşitli makalelerde de bu konu üzerinde durdu. 

Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinin önde gelen edebi topluluklarından biri olan Hisar grubunun oluşumunda Çınaraltı dergisinin rolü büyüktü. Bu edebi gruptaki birçok yazarın ilk şiirleri bu dergide yayınlandı. Böylece Hisar topluluğunun zemini Çınaraltı dergisinde atıldı. 

Çınaraltı Dergisinin Yayın Hayatı

Çınaraltı dergisinin yayın hayatı üç farklı evreden oluşuyordu. İlk evre derginin ilk sayısından 146. sayısına kadar olan zamanı kapsıyordu. 1941 yılından 1942 yılına kadar Orhan Seyfi Orhon tarafından 34 sayısı çıkarılan derginin bu tarihte yayın faaliyetlerini geçici olarak durduruldu. İki ay sonra yayın hayatına geri dönen dergi 59. sayısından itibaren bir yayın serisi oluşturdu. Hüseyin Namık Orkun, Orhan Seyfi Orhon ve Yusuf Ziya Ortaç’ın farklı türde çalışmaları yayınlandığı bu dizi “Çınaraltı Neşriyat” ismiyle çıkarıldı. 

Çınaraltı dergisinin 49. sayısı.

Çınaraltı, 66. sayısına kadar yine Orhan Seyfi Orhon’un editörlüğünde yayınlanmaya devam etti. 66. sayıdan sonra derginin yönetimine Yusuf Ziya Ortaç da katıldı. Bu ortaklık 73. sayıya kadar sürdü ve daha sonra Yusuf Ziya Ortaç dergi editörlüğünden ayrıldı. 

İkinci evre 150. sayıya kadar sürdü. 146. sayıdan itibaren Yusuf Ziya Ortaç dergi yönetimine ikinci defa katıldı ve bu zaman diliminde dergi bir gazete görünümünü aldı. Bu evrede dergide milliyetçilik meseleleri, edebiyat ve dil konuları öne çıktı. 

150. sayıdan sonra başlayan üçüncü evrede derginin sahipliğini ve editörlüğünü Yusuf Ziya Ortaç üstlendi. Bu dönemden sonra çıkarılan 17 sayının ardından dergi kapatıldı. 

Çınaraltı dergisi, Türk edebiyatı, dili ve fikir geçmişi açısından önemli bir dergiydi. Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatında gerçekleşen hece-aruz tartışmalarının sonuncusu Çınaraltı’nda yapıldı. Bu konuda dergide yayınlanan makaleden sonra edebiyat tarihinde bir daha hece-aruz tartışması yapılmadı. 

Dergi, zengin içeriğiyle genç kuşakların ve karikatürist, yazar, şair, düşünce adamı gibi birçok ünlü şahsiyetin yetişmesini sağladı. 

Kaynaklar:

Tonga, Necati. (2012). “İki Bacanağın İki Kardeş Mecmuası: Akbaba ve Çınaraltı”, Değirmen Yüzyılın Dergileri 1900-2000 Özel Sayısı, S.29-30-31, Ocak-Haziran 2012, s.62-75.

https://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%87%C4%B1naralt%C4%B1_(dergi)

https://islamansiklopedisi.org.tr/cinaralti

 


BENZER YAZILAR

Gizli Pandemi: Zihinde Yayılan Virüs

COVID-19’un psikolojik etkileri ve pandemi sonrasında bireylerin eski hayatlarına dönüşlerinde daha hızlı uyum sağlamaları için psikolojik dayanıklılığı artırmanın yolları.

Umutsuzluğun Romanı: Mai ve Siyah

Servet-i Fünun dönemindeki sosyal hayata ayna olan Mai ve Siyah romanının incelemesi.


Paylaş