Dinozorları yok eden meteor Dünya'ya çarpmamış olsaydı hayat nasıl değişebilirdi?

Gezegenin gizemli canlıları dinozorlar, bugüne kadar film, çizgi film, kitap gibi birçok alanda karşımıza çıktı. İnsanlığın hiçbir dönemine denk gelmeyen dinozorlar bir meteor çarpması sonucu oluşan birçok değişiklik nedeniyle yok oldular. Ancak dinozorların yok olmadığı bir dünyayla ilgili bilim insanlarının birçok tahmini var.

Dinozorlar Nasıl Yok Oldu?

Dinozorlar, yaşadıkları mezozoik dönemin en vahşi ve büyük hayvanlarından biriydi. Hatta mezozoik çağın bir diğer adı da Dinozor Çağı olarak geçiyor. Dünya üzerinde ilk defa 243-233 milyon yıl önce var olduğu belirlenen dinozorların doğa bilimin önemli bir konusu olması ise 19. yüzyıla dayanıyor. Çok küçük fosil parçalarıyla başlayan bu sürecin sonunda, günümüzde dinozorların yaklaşık 800 cinsi biliniyor. Ayrıca bilim insanları ilerleyen dönemlerde daha yeni bulgularla cinslere dair birçok yeniliğin olabileceğini düşünüyor.

Günümüzden yaklaşık 66 milyon yıl önce Dünya’ya 14 kilometre genişliğinde bir meteor, bilim insanlarının araştırmalarına göre çarpabilecek en yıkıcı açıdan çarptı. Meksika’nın Yucatan bölgesindeki sığ bir denize çarpan meteor, eğer bir dakika farkla Dünya’ya çarpmış olsaydı daha derin bir denize ya da okyanusa denk gelip, dinozorların neslini tüketecek derecede bir etki yaratmayabilirdi. Bu senaryoda oluşan etkinin daha yerel olacağını söyleyen bilim insanları, eğer böyle olsaydı bazı dinozorların da günümüzde hayatta olabileceğini söylüyor. Ancak meteorun sığ bir denize çarpması sonucu yaklaşık 15 milyar ton kum atmosfere yayıldı ve içindeki maddelerle beraber gün ışığının Dünya’ya ulaşmasını engelledi. Bunun sonucunda yıllarca süren karanlıkla beraber bitkilerin fotosentez yapamaması başta olmak üzere birçok doğal düzende aksaklık meydana geldi. Ortalama sıcaklıklar oldukça fazla düşerken, iklim değişiklikleri, birçok deprem, tsunami ve volkanik patlamalar da bunu takip etti.

https://i.pinimg.com/originals/1d/2b/f2/1d2bf28462bc2df2d59e85a1084c540b.jpg

Yucatan’a düşen meteorun yarattığı Chicxulub kraterinin bir illüstrasyonu, Çizim: Van Ravenswaay (Şu an 180 kilometre genişliğinde olan kraterin ilk genişliğinin 300 kilometre olduğu düşünülüyor)

Meteorun Dünya üzerinde yarattığı etkilerden sonra o dönemde dünyada yaşayan tüm türlerin yaklaşık dörtte üçü yok oldu. Dinozorlardan ise sadece bazı kuşların ataları olarak bildiğimiz theropod adı verilen tüylü dinozorlar hayatta kaldı.

Dinozorlar Yok Olmasaydı Neler Olabilirdi?

Paleontologlar, eğer meteor çarpmasaydı dinozorların günümüze kadar yaşayıp yaşayamayacakları veya günümüzde nasıl bir görünüşe sahip olabilecekleri konusunda birçok farklı görüş belirtiyor. Bazı bilim insanları, meteor çarpmadan önceki milyonlarca yıl içinde tür sayıları azalan dinozorların ilerleyen yıllarda neslinin kendi kendine tükenebileceğini düşünüyor. Ayrıca buzul çağlar, kıta ayrılmaları ve daha birçok büyük çaplı doğa olaylarının da bu azalmada rol oynayabileceği düşünülüyor.

Dinozorların günümüzde nasıl görüneceği ile ilgili birçok görüş ortaya atıldı. En ünlülerinden biri ise jeolog Dougal Dixon tarafından yazılan “Yeni Dinozorlar: Alternatif Evrim” isimli kitap. Dixon’a göre kıtalara göre dinozorlar değişik evrim basamaklarından geçerek değişik dış görünüşlere sahip olacaktı. Güney Amerika’da daha hırçın ve avcı tür dinozorlar bulunurken, Avustralya’da ön bacakları kaybolmuş ve sürünerek hareket eden T-Rex akrabaları bulunabilirdi.

En büyük dinozor cinslerinden biri olan T-Rex yani Tyrannosaurus Rex

Memeliler ve Dinozorlar

Bazı uzmanlara göre beslenme değişikliklerinden ötürü dinozor vücutları daha küçük bir hal alabileceğini söylüyor. Ayrıca su ortamlarında az bulunan dinozorların, memeliler gibi suya yönlenebilen cinslerinin de olabileceği söz konusu. Dinozorların halen yaşıyor olduğu senaryoda, kuşların bu kadar çeşitlenemeyeceği ve yırtıcı olmayan çok az kuş türünün olacağı düşünülüyor Ayrıca fil, at, zürafa, gergedan gibi karada yaşayan büyük memelilerin de evrimleşemeyeceğini söyleniyor.  

Dinozorların halen yaşadığı bir dünyada hikayesi en tahmin edilemeyen gruplardan biri de memeliler. Dinozorların yaşadığı dönemde dünya üzerinde yaşayan memeliler henüz çok gelişmemiş küçük canlılardı. Birçok bilim insanı dinozorların yok olmasının memelerin gelişmesine büyük katkısı olduğunu düşünüyor. Dinozorların neslinin tükenmesi, memelilerin baskın tür olmasındaki en büyük sebeplerden biri olarak görülüyor. Ancak insanların, büyük hayvanlar ve yırtıcılarla dolu bir dünyada evrimleştiği düşünülünce, bilim insanları dinozorlarla insanların da beraber evrimleşebileceğini düşünüyor. Evrimleşebilen insan türlerinin ise şimdiki kadar gelişmiş olmayacağı düşünülüyor.

Günümüz şartları düşünüldüğünde ise dinozorların sonunun, insanların öldürme becerisi ve işgal etme isteği nedeniyle mamutlarla benzer olabileceği düşünülüyor. İnsanların yok edici bir tür haline gelmesi nedeniyle bilim insanları 21. Yüzyılda dinozorların nüfuslarının çok az olacağını ve yok olma tehlikesinde olacağı düşünülüyor. Ayrıca büyük dinozor cinslerinin ise beslenecek kadar vahşi alan kalmadığı için korumalı parklarda yaşayabileceği de yaygın görüşler arasında. En yaygın dinozor türlerinin ise insanlarla yaşamaya adapte olan, evcilleşmiş, şehir çevrelerinde yaşayan, boyutları daha küçük ve insan atıklarıyla beslenebilenlerin olabileceği düşünülüyor.

Kaynaklar

https://www.sciencefocus.com/nature/what-if-the-dinosaurs-had-survived/

https://www.nationalgeographic.com/news/2018/06/dinosaurs-humans-coexist-jurassic-world-paleontology-science/

https://www.bbc.com/future/article/20170918-what-if-the-dinosaurs-hadnt-died-out


BENZER YAZILAR

Dünyanın Bilinen En Büyük Mikrobiyalitleri Van Gölü'nde

Çok az canlının yaşamını sürdürebildiği dünyanın en büyük sodalı gölü olan Van Gölü bilinen en büyük mikrobiyalitlere ev sahipliği yapıyor.

Endüstri Patent Savaşları

İcatlar sonrası patent kavramının oluşumu ve endüstride patent savaşlarının başlaması.


Paylaş